Great Reset “Büyük Sıfırlama”

0 3.312

Bir süredir bütün dünya da büyük sıfırlama diye bir konu tartışılıyor. Bu yaklaşımı ortaya atanlara göre küreselleşme sonrasında kapitalizm, artık eski haliyle sürdürülemez bir noktaya geldi. Sermaye hareketlerinin serbest kaldığı, bir başka deyişle sermaye sahiplerinin dilediği yere dilediği zamanda parasını yollaması ve çekmesiyle başlayan serbestleşmeyle ulus devletlerin kendilerine özgü para ve maliye politikaları birbiriyle çelişiyor. O nedenle bu politikaları tek elden standart biçimde yürütecek bir otoriteye ihtiyaç var. Bu otorite Bretton Woods’un IMF’si gibi bir otorite de olabilir ABD gibi bir hegemon devlet de. Bu otorite küresel sistemin tümünde geçerli kuralları belirleyip uygulamayı denetlemeli. İşte buna büyük sıfırlama (great reset) deniyor. Yani diyeceğim o ki, süper kapitalizm dönemi başlıyor. Demokrasi, Teknokrasiye evriliyor, kağıt paraların yerini kripto paralar alıyor. Evet, bunlar hâlihazırda bir süredir gerçekleşiyor zaten. Bu görüşün arkasında ise Rotschild ve Rockefeller aileleri gibi kapitalizmin en güçlü ailelerinin olduğu da söylenmektedir. Peki, demokrasinin yerini alacak olan teknokrasi nedir? Bütün karar verme süreçlerinin teknik uzmanların ellerinde olduğu bir yönetim şeklidir. Yönetim kademelerinde sadece bilgi, deneyim ve yetenek sahibi bilim insanları, mühendisler ve teknolojistler yer alır. Demokrasi ile arasında büyük bir gerilim ve çelişki vardır, var olacaktır. Yönetim kademelerinde sadece bilgi, deneyim ve yetenek sahibi bilim insanları, mühendisler yer alan bir sistemde siyasi ve ekonomik süreçler de bilime dayandırılır. Bu ideolojilerin özünde, toplumsal mühendislik ütopyası yani toplumsal sorunları tartışmaktan çok bilimsel ve rasyonel olarak çözülebileceği inancı yatar. Bu arada küresel ekonominin geleceği konusunda güven aşılayan bir seçkinler organizasyonu da denilebilir. 

2020 yılının ilk yarısında Dünya Ekonomi Forumu (WEF) Başkanı Klaus Schwab ve Galler Prensi Charles tarafından ortaya atılan “Büyük Sıfırlama” kavramı yeni tip korona virüs salgını sonrasında dünya ekonomisini yeniden inşa etme ana fikri etrafında da şekilleniyor. Büyük Sıfırlamanın fikir insanları bütün dünyanın bir süredir altında ezildiği pandemiyi bir “fırsat penceresi” olarak görüyor ve bu fırsat iyi değerlendirilirse dünyanın gidişatına yeni bir yön verilerek daha yeşil, daha adil, sürdürülebilir ve daha katılımcı bir dünya yaratabileceğini de düşünüyorlar. Aynı zamanda virüsün yol açtığı ekonomik, sosyal ve siyasi sorunlar gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin sistemlerindeki eksiklikleri de göz önüne seriyor ve var olan bu eksiklikler virüs ile daha da artıyor. Küresel dünyanın içinde bulunduğu durumu sanki dışarıdan gelen başka bir güç yaratmışçasına, şu an dünyanın önde gelen liderleri ve iş insanları tarihi bir dönüm noktasında olduğumuzu, tüm sistemi yeniden başlatarak dünyadaki pek çok sorunun çözülebileceğini de söylemekteler. Büyük sıfırlama görüşü destek bulduğu kadar tepki de çekiyor. Hatta iş Covid-19 salgınının bilerek ve isteyerek çıkarıldığı biçimindeki teoriyle birleşerek daha büyük bir teoriye dönüşüyor. Bu iddialar, insanlığın, dijital dünyanın giderek kök salması ile biçimlenen yaşamların, davranışların, eylemlerin denetlenip yönlendirilebileceği bir yapıya doğru sürüklendiği iddialarına kadar gidiyor. Büyük sıfırlama adı altında sunulan bu yaklaşımın George Orwell’in ünlü 1984 romanındaki gibi bir dünyanın altyapısını kurma çabaları olduğu da öne sürülüyor. Peki, bizi bu great sürecinde ne bekliyor diye soracak olursak şöyle cevaplayabiliriz; Dijitalleşmiş iş süreçlerinin hızlanması, eğitim teknolojisi, robot kullanımının olması, küresel bir yönetim kurulması, dijital kimliklerin olması beklenenler arasında diyebiliriz.

Yeni düzen kuruluyor dediğimizde komplo diyenler biraz rasyonel olmayı denerse fena olmaz aslına bakılırsa. İlerleyen zamanlarda yaşayacağımız dijital hayatımıza şimdiden alışmaya çalışmalıyız. 

Kaynak ve İleri Okuma

Timeturk.com

Dünya.com

Sadecegerçek.com

Şevval FALAY

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.