Akdeniz’in İncisi İtalya

0 3.226

İtalya gerek romantizmiyle, gerek tarihiyle gerekse de tüm dünyada ünlenmiş birbirinden lezzetli mutfak kültürü ile turistlerin favorisi haline gelen bir ülkedir. İtalya halkına, kültürüne ve tabii ki tarihi yerlerine göz atmamak elde değil. Dünya çapındaki mutfak kültürü, mimari kültürü, festivalleri, sanat aktiviteleri, klasik ve opera müzikleri ve giyim markaları ile ünlüdür. İtalya’nın özellikle mutfak kültürünün en öne çıkan öğeleri makarnaları, pizzası, peynirleri ve şaraplarıdır.

Peki ya İtalya tarihi? İtalya’nın Magna Grecia (Büyük Yunan kültürü) ve Etrüsklerle başlayan tarihi, Roma Cumhuriyeti ve Roma İmparatorluğu döneminde Bütün Akdeniz bölgesine egemen olmuş, Rönesans döneminde Avrupa sanatı, kültürü ve felsefesine damgasını vurmuştur. Orta Çağ ve Yeni Çağ boyunca kent devletler tarafından yönetilen İtalya ancak 1861 yılında birleşerek çağdaş anlamda bir devlet haline gelmiştir. NATO, AB, OECD gibi örgütlerin kuruldukları tarihlerden beri üyesi olan İtalya günümüzde Avrupa’nın gelişmiş ülkeleri arasında yer almaktadır.

Günümüzde turistik anlamda popüler bir ülke olan İtalya aynı zamanda dini anlamda da önemli bir konumdadır. Çünkü; İtalya’nın başkenti Roma’da bulunan Vatikan Şehir Devleti, dünyanın en küçük devletlerinden birisidir ve Hristiyanlığın Katolik mezhebinin ruhani merkezi olan devletin yönetimi Papa tarafından yürütülmektedir. Nüfusu yaklaşık 1000 olan Vatikan’ın nüfusunun büyük bölümü Papa’ya bağlı din adamları ve Papa’yı korumakla yükümlü askerlerden oluşuyor. Dünyanın en çok ziyaretçi ağırlayan ülkelerinden biri olan Vatikan, küçük yüzölçümüne rağmen birçok ülkede olmayan çok önemli tarihi eserler ve zengin sanat koleksiyonuna sahiptir.

İtalya deyince akla gelen leziz pizzaları, peynirleri, makarnaları ve şarapları mutfak kültürlerinin dünyada önemli bir yerinin olduğunu göstermektedir. Ve İtalyan sanatı yüzyıllar boyunca birçok büyük hareketi etkilemiştir. Ressamlar, mimarlar ve heykeltıraşlar dahil olmak üzere birçok büyük sanatçıyı dünya sahnesine sunmaktadır. Bugün İtalya, büyük sanat galerisi, müze ve sergisiyle uluslararası sanat sahnesinde önemli bir yere sahiptir; ülkedeki başlıca sanat merkezleri arasında Roma, Floransa, Venedik, Milano, Torino, Cenova, Napoli, Palermo, Lecce ve diğer şehirler bulunmaktadır. İtalyan mimarisi ise antik çağlardan kalma mimari kalıntılar ile geçmişteki kültürlerin büyüklüğüne tanıklık ediyor. İtalya’daki mimarlık tarihi, Etrüskler ve Yunanlıların antik üsluplarıyla başlayıp klasik Roma’ya, daha sonra Rönesans sırasında klasik Roma döneminin yeniden canlanmasına ve Barok dönemine evrilmesine kadar uzanan bir tarihi içeriyor.

Dünyaca ünlü olan tarihi yapıtları ise şöyledir; Duomo Katedrali, Milano’yu Milano yapan mekanlardan biridir. İtalya’da bulunan en büyük katedral olan bu görkemli eserin yapımı tam 500 yıl sürmüş. Duomo, aynı zamanda bu alandaki meydanın da adıdır. Bir sonraki tarihi yapıt, Kolezyum (amfi tiyatro) Roma’ya adım attığınız an, gitmeyi düşündüğünüz ilk yerdir. Kolezyum’un ardından rotanız tabii ki Aşıklar Çeşmesi olmalı. Asıl adıyla Trevi Çeşmesi’ne giderek arkanız dönük bir şekilde, omuzlarınızın üzerinden para atabilirseniz, Roma’ya tekrar geleceksiniz demektir! Roma’nın en ünlü yapılarından biri de Vittorio Emanuele Abidesi, 1885 yılında yapılan yapı İtalya Kralı II. Vittorio Emanuele’yi onurlandırmak yaptırılmış görkemli bir binadır. Mole Antonelliana Kulesi ise şehrin simgesi olmuş, 167 metre uzunluğundaki kule, sinagog olarak inşa edilmiş ama hiç bu amaçla kullanılmamıştır. İtalya’nın Eiffel Kulesi diyebileceğimiz kule, neo-klasik tarzda 1888 yılında yapılmış ve tüm cazibesiyle şehrin ortasında yükseliyor. Romada mutlaka görmeniz gereken yerlerden bir diğeri de Capitol Tepesi, şehrin ünlü yedi tepesinden en yükseği olan bu tepe, 16. Yüzyıldan günümüze kadar gelmiş. Capitol’de birden fazla tarihi kalıntı ve Orta Çağ esintilerini görebilmeniz mümkündür. Putti Çeşmesi ise Pisa Kulesi’nin hemen önünde yer alan şehrin tarihi çeşmelerinden biridir. Çocuk melekler olarak tasvir edilen üç çocuk heykelinin yer aldığı anıt çeşme, sanat severlerin dikkatle incelediği şehrin en önemli heykel çalışmalarından biri olarak kabul edilir. Ve simge bir yapı daha: Pisa Kulesi… 1063 yılında yaptırılan Pisa kentinin Piazza dei Miracoli meydanında (Mucizeler Meydanı) yer alan İtalya’nın dünyaca ünlü yapılarından biridir. 56 metre yüksekliğindeki kulenin zirvesine 294 basamaklı bir merdivenle çıkılmakta ve turistler bu noktada fotoğraf çektirebilmek için uzun kuyruklar oluşturmaktadır.

İtalya, her anlamda kendini geliştirmiş olan tarihin, kültürün ve dinlerin başkenti konumundadır. Ülkeyi gezmeye başladıkça her döneme ait eserleri ve bu eserlerin nasıl güzel korunduğunu, sokaklarında kendinizi kaybettiğiniz rüya gibi bir ülkedir. Ülkede gezerken bir yandan sanata diğer yandan da farklı lezzetlere ve tarihe doyuyorsunuz.

 

İtalyanlar eğlenmeyi, dans etmeyi seven sıcak kanlı insanlardır. Akdeniz ülkelerinden olan İtalya, davranışsal olarak birbirine benzeyen ve partileri bol olan festival ülkesidir. İtalyanların bizlere tuhaf gelebilecek sendromları vardır; Stendhal Sendromu, çok fazla müze gezmekten çok yorulma durumuna denir. İtalya’ya gelen ve ülkede yaşayan insanlarda çok sık rastlanır. Tüm dükkanların ve kafelerin çalışma saatleri siesta saatlerine göre düzenlenir. Bazen 12-15 bazen de 13-18 arası olan bu saatlerde nerede olursanız olun kabinde kıyafet denerken bile dışarı çıkarılabilirsiniz. Bu konuda çok hassas ve ciddilerdir. Diğer yandan da nüfus oldukça konformisttir.

 

Ayşenur ÖZDEMİR

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.