Kelebek Etkisi (The Butterfly Effect)

Derler ki; “Burada bir kelebek kanat çırpsa, Atlantik’te fırtınaya sebep olabilir.” İşte biz her birimiz, tıpkı o kelebek gibiyiz fakat bir farkla; bizim kelebeğimiz fırtınaya sebep olmaz! O, kanatlarını açar ve fırtınaya karşı koyar: “Papillon”

Big Bang teorisinden tutun, dünyanın var oluşundan, Covid-19 virüsünün yayılımına kadar her şey bir kelebek etkisi ile başlamış olamaz mı? Bu sorunun cevabı kelebek etkisinin tanımında gizlidir aslında. 

Kelebek etkisi kısaca, bir sistemin başlangıç verilerinde küçük değişiklikler yapıldığında öngörülemez ve büyük sonuçların doğabilmesidir. Zamanında Amerikalı Lorenz’in hava durumu modellemesi yaparken veri girişinde yaptığı ufak bir hata sonucu bunu keşfetmesiyle hayatımıza giren kelebek etkisini bugün farklı bir bakış açısıyla değerlendirmek istiyorum.

Yaşadığımız hayatta bu etki bizim için ne gibi sonuçlar çıkarıyor acaba? Mesela ilkokuldaki çocuğun karşısına çıkan bir sınıf öğretmeni onun emekliliğini etkileyebilir mi? Ya da daha geriye gidersek gebe bir kadının beslenme alışkanlıkları doğan çocuğun mental özellikleri bakımından etkili midir?  Bunların hepsinin teorik olarak cevabı elbette var. Ancak biz fikri hür insanlar olarak dış etkenlerin doğumumuzdan bugünümüze olan kelebek etkisini düşünüp, bundan sonrasında fırtınaya sebep olacak yeni kelebek etkileri yerine fırtınaya karşı koyabilecek kelebek etkilerinin peşinde olmalıyız. Kelebek etkisinde öz devrim!

Nasıl mı? Kendimce cevaplarım var elbette. Örneğin, size zarar veren insanlardan uzak durarak, sizin zamanınızı çalan sadece vakit öldürmek için yaptığınız ve onlara teslim olduğunuz alışkanlıklardan kaçınarak ve aynı zamanda sevdiğiniz insanların vaktini sabote etmeyerek. Yani kısacası size zarar veren ve sizin zarar vereceğiniz her şeyden uzak durarak yeni kelebek etkilerini lehinize çevirebilirsiniz. “Nasıl mı” sorusunun cevaplarını arttırabiliriz, sizin de elbette bu soruya kendinizce cevaplarınız vardır ve ilk yakalayacağınız doğru sonuç bu cevaplara kulak vermek olacaktır.

İnsanlar, konfor alanlarında devrim yaptıklarında pozitif kelebek etkilerine zemin sağlayacakları hususunda içgüdüsel olarak farkındalığa sahiptirler aslında. Ancak zor olmasına rağmen konfor alanını güncellenmeden asla değer verdiğiniz şeylere ulaşamazsınız. Hiç kimse değerlerinizi size altın tepside sunmuyor maalesef. Başarılı insanlar kimi zaman ailesinden, kimi zaman gelirinden, kimi zaman dostlarından, kimi zaman ise işinden vazgeçer. Ama bir şeylerden vazgeçer. Kazanmaya başlamanın ilk yolu öz faydaya meydan okuyan her şeyden vazgeçebilmektir. 

Filmde geçen ilk cümleye geri dönersek; “Bizim kelebeğimiz fırtınaya sebep olmaz! O, kanatlarını açar ve fırtınaya karşı koyar.” Bir diğer deyişle, biz kelebek etkisinin farkında olan bireyler olarak yeni etkileri yaratırken, zararlı olan her şeye karşı koyarak yeni güzelliklere sebep olabiliriz. Bulaşıcı iyilikler, paylaşılan kazançlar ve mutluluklar en güzel kelebek etkisidir belki de.

Bugün de siz farkında olmadan, o küçücük kelebeğin kanatlarından çıkan rüzgâr esintisi saçlarınıza dokundu…

Hayatlarımıza dokunalım…

Sevgiyle kalın.

Semih GÖKTEKİN

 

Yorumlar (0)
Yorum yap